Bağlılığa ve sadakate atfen verilen bir söz: Aile ne için vardı?

Türkçesiyle raflara yerleşen kitap,insanların ikiyüzlülüğünü ve iç hesaplaşmalarını dingin bir coşkunlukla dışa vuran kuvvetlibir anlatı sunuyor.Galgut bu eserinde, edebî yaratıcılığını zirve noktasına tırmandıran modernist üslubuylaokuru yalın ama şiirsel bir metinle baş başa bırakıyor.

Yarattığı karakterlerin içinederinlemesine girmemize olanak sağlayarak, okuru, kendi aile tarihini, inançlarını veseçimlerini sorgulamaya itiyor.

Dokunaklı bir hikaye

Dört ayrı cenaze töreni etrafında şekillenen Vaat, bir ailenin utanç ve suçluluk duygusuylayoğrulan dokunaklı hikâyesinin kıyısında, toplumsal ayrışmanın hem sınıf hem de renküzerinden belirgin olduğu Güney Afrika tarihinin otuz yılına ayna tutuyor.

Yerine getirilmesi 30 yılı bulan bir söz…

Bir yanda Güney Afrikalı beyaz ve varsıl bir aile olan Swartlar, diğer yanda senelerdirkendileriyle birlikte yaşayan ve evin bütün işlerini yapan siyahi emektarları Salome. Ve yıllardır tutulamayan bir söz.

“Yenilikçi bir anlatı”

Vaat, bağlılığa ve sadakate atfen verilen bir sözün yerine getirilmesinin otuz yılı bulanhikâyesini anlatıyor. Booker Ödülü jürisi, ödül töreninde Vaat hakkında; “Vaat, anlatı perspektifinin süreklideğiştiği biçimsel olarak yenilikçi bir roman. Galgut’un alışılmadık anlatı stili, romantürünün 21. yüzyılda geldiği noktanın bir kanıtı.” yorumu yapmıştı.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir